Özge uzağa uçuyor,
Dünyadan uzaktaki hayallere
...

Elektrik

hayat ikiye bölünmeli.
elektrik kullanılmaya başlanmadan önce
ve
elektrik kullanılmaya başlandıktan sonra
ilk dönemi yaşamadığım için zorluğunu bilmiyorum aslında tahmin ediyorum ama çok ürkütücü. ankarada dünden kalan rüzgarlı bir hava var. hatta şöyle ki fırtınalıydı dünkü hava ve şehrin her yerinde elektrikler kesildi. ah çok korktum elektriğin hiç gelmeyeceğinden.
İnsanın umursamazı makbuldür.
bazen öyle çok sıkılıyorum ki hayattan.
sonra kendi elimle kendi elimden tutuyorum . e avunuyorum bi şekilde. ben neden yalnız bir insanım? aslında öyle değilim. beni seven çok insan var. bende onları seviyorum ama en kötü anlarımda hep yalnızım. çok bıktım çok. tatilmiş peh. çok lazım sanki evde sıkılıp oturmaktan başka bir işe yaradığı yok.
 onu çok özlüyorum...
hayvan aptal.
hayır be aptal olan benim.
bugün çok duygusalım :S
ağaçlar çok güzel hep yeşil.
kötülüklerin bir an önce kısırlaştırılması lazım.
bunun tek yolu da sevgi
insanlara sevgi aşılanmalı tuvalet alışkanlığından önce.
 sevgi hayatın temelinde yatar.
 seversen sayarsın seversen üzmezsin seversen kırmazsın. keşke konuşmak kadar basit olsa herşey. keşke hayaller gerçeklere yakın olsa. hayaller askıda kalmasa..
neden birbirlerini üzer iki insan.  oysa mutlu da olmaz kiii. olabilir mi yoksa? bence olmaz. vicdan varsa olmaz. ha yoksa, orası mukadderat. ama neden yapar bunu insan :S  sorduğunda cevap bile alamazsın. ne kendin cevaplayabilirsin ne de ona cevaplattırabilirsin
hayat bu kadar yorucu ve rutin işte. ihtiyacım olan şey değişiklik ve heyecan. yeni bir insan yeni bir hayat yeni dostluklar.. rutinlikten kurtulmak lazım.
içinde bulunduğum durum acı verici. bir baskasına tercih edildim çünkü. üstelik 16 yaşındayım ve bu kadar saçmalayabiliyorum :S aşk nedir bunu bilmezken garip acılar duyuyorum kalbimde
beynim gelgitlerin arasında kalıyor her saniye. mantık hükmetmeli bana bunu istiyorum ama
duygu denen soyutluk elimi kolumu bağladı
yeter!
uyan ve kendine gel Özge.
Hemen.
Ey hayat!
ne insanlara adilsin ne oyunların adil.
Sen nesin? Sorular soruyorum kendime. Neden yaşıyoruz? Ölüm nedir? Yok olmak mı? Nefes almazsak neden kalbimiz sıkışır? Aşk nedir? Neden kalbimiz deli gibi çarpar? Yaşamasaydık, evren hiç olmasaydı ne olurdu? Hiç olsaydık. Hiç olmasaydık? Vicdanımız neden sızlar? Birini kaybettiğimizde kalbimize dolan korkunç boşluk nedir? Neden yumruğa uğramış hissederiz? Bir şeye inanmak zorunda mıyız? İnanıyorum. Öyleyse neden yaşıyorum?  Özlemler neden kendini hemen belli ediyor? Birine sarılmak neden güven verir?  Göz yaşı ne zaman akar? Ya da gözyaşı akacağını nereden bilir? Gülerken gözyaşı gelmez ama ağlarken gelir?  NEDEN?
Sorular
sorular
soru var. Bitmek tükenmek bilmeyen sorular

Eh

Selamlarr :)
Yazmayı çok özledim :) özledim işte :) yarın karne günü. "İlk kez heyecanlanmıyorum" dediğim 1000i geçti. Benim heyecanlarım sabahları geliyor da ... ehehehe.  En son takdiri 5. sınıfta almıştım, gerisi yok. Genellikle teşekkür belgesi. Ve bu dönem yine teşekkür alıyorum. Ama takdire de çok yaklaştım ama işte olmayınca olmuyo ama 3 puancıkk! Hocalardan istemek olmaz şimdi...
O kadar insan alınteriyle çalışıp çabalarken, ben emek hırsızlığı mı yapayım?
Yok yok. Prensiplerime ters -.- 
Neyse :)
 Hayatım çok iyi çok çok iyi.
Sevdiğim insanları tekrar kazandım.
İnsanlardan kastım tek bir insan :)
Ozann!
Böyle bir hava var bende bir hava :D aman Allahm aman. :D
Neyse Ankara çok soğuk :)

Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:



Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe,bütün evrene karışırcasına



Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır



Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana.






Ataol BEHRAMOĞLU